Ankara 1920'den bu yana Türkiye'nin başkentidir. Tarihi geçmişi 5000 yıl öncesine kadar dayanan kadim şehir birçok medeniyete de ev sahipliği yapmıştır. Hitit, Pers, Lidya, Bizans ve birçok farklı uygarlığın izlerini taşır. Ankara kelimesinin kökeni Frigce’de gemi çapası manasına gelmektedir.
Bugün ülkemizin başkenti olan Ankara tarihi ve kültürel birçok miras barındırıyor.
Ankara’da mutlaka görülmesi gereken birçok yer bulunmakta. Ankara aslında tarihi mekanları ve gizemli yerleri ile harika bir gezi merkezi. Eğlenceli vakit geçirirken aynı zamanda birçok tarihi ve turistik yeri de gezebilirsiniz. Ülkemizin başkenti, Cumhuriyetin kuruluş mimarı olan Ankara'da tarihi yapılar ve müzeler olmak üzere birçok gezilecek yer bulunmaktadır.
Ankara'da gezilecek yerler ve mutlaka görülmesi gereken mekanların başında Anıtkabir gelmektedir.
Anıtkabir
Ankara denince ilk olarak akla Anıtkabir gelmektedir. Mustafa Kemal Atatürk'ün ebedi istinatgahı olan bu anıt mezar Başkomutanın şanına ve şahsiyetine yakışır nitelikte özel bir mimari ile inşa edilmiştir. Maneviyatı ve eşsiz tarihi nedeni ile Anıtkabir, Ankara’ya seyahat edenlerin yani gezginlerin gezi listesinde ilk sırada yer almakta! Döneme ve mimari anlayışına göre yapılan anıtsal mezar simetrik bina tasarımı ve kesme taş kullanımı gibi önemli birçok özelliğe sahiptir.
Ayrıca Türk mimari anlayışının yanı sıra, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine özgü birçok farklı süsleme ya da işleme eserleri ile inşa edilmiştir. Anıtkabir, yaklaşık 750.000 metrekarelik alana yayılan kompleksleri ile Anıttepe' de yükseliyor. Anıttepe üzerinde yükselen görkemli yapı, Barış Parkı ve Anıt Bloğu isimli iki ana bölümden oluşmaktadır. Anıt blok içinde birçok bölümden oluşan bu yapı görkemi ve özel mimarisi ile dikkat çekiyor!
Ulu Önder Atatürk’ün anıt mezarı, aynı zamanda mimari bakımdan ülkemizin en görkemli projelerinden biridir. Çankaya'nın Tandoğan semtinde Anıt Caddesi üzerinde yer almaktadır. Anıt müze yine bu alan içinde bulunmaktadır. Birçok yerden kolayca ulaşım sağlanmakta.
Ankara Kalesi
Yapılış tarihi kesin olarak bilinmeyen, Hititler tarafından yapıldığı sanılan kale yapılan arkeolojik kazılara sonrasında da doğrulanmamıştır. Hititler, Romalılar, Bizanslılar ve Selçuklular dönemlerinde birçok kez onarım görmüştür. Ankara kalesi, iç kale ve dış kaleden oluşur. Eski Ankara şehri bu kalenin dış kale bölümüdür.
İç kale 43.000 km2'lik bir alanda, 14-16 m yükseklikteki duvarların üstündedir. Dört katlı olan iç kale doğu, batı ve güney duvarları Ankara taşından ve toplama taşlardan yapılmıştır. İç kalenin dış kapı, diğeri ise hisar kapısı adını taşıyan iki kapısı vardır. Kale birçok tadilat geçirmiştir. Roma anıtlarının mermer blokları, sütun başlıkları, su yollarının mermer olukları bu tadilatlarda kullanılmıştır.
110 metre yüksekliğe sahip Ankara Kalesi, Altındağ’da yer alır. 1073 yılında Türklerin eline geçen Ankara Kalesi, tarihi dokusu ve tarihi mimarisi ile Ankara'da gezilecek yerler arasında en fazla gezilen merkezlerden biridir. Kale içerisinde surlar, alışveriş merkezleri, kafeler ve restoranlara kadar gezilecek ve güzel vakit geçirebilecek yerler bulunmaktadır.
Ulaşımı çok kolay olan Ankara Kalesi Ankara’nın tümüne hakim ve 360 derece görebilir bir manzaraya sahiptir. Ankara’nın güzel manzarasında keyifli bir gezi şansı tanıyor! Ankara kalesi sizlere Ankara’yı tepeden izleme fırsatı sunuyor!
Hamamönü Mahallesi
Hamamönü tarihi eskilere dayanmakta, 1427 yılında Sultan II. Murat’ın kadı askeri olan Celalettin Karacabey burada külliye yapılır. İçinde ise hamam, cami, imaret, saman deposu ve at ahırları eklenerek büyük bir alan inşa edilir. Hamamın adını Karacabey'den alır. Hamamın önündeki evlere Hamamönü deniliyor.
Kanuni döneminde inşa edilen ve 1826’da Sultan Abdülmecit tarafından restore edilen Tacettin Sultan Camii ve dergahı milli mücadele yıllarında Mehmet Akif Ersoy’u misafir etmiştir.
Hamamönü mahallesi, Ankara’nın ilk yerleşim yeridir. Ayrıca önemli şahsiyetlerin de yaşadığı bir mahalledir. Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy bu mahallede yaşamıştır. İstiklal marşımızı bu mahallede ki evinde yazmıştır. Mehmet Akif Ersoy Evi ve müzesini de ziyaret edebilirsiniz. Altındağ! da yer alan bakım ve restorasyonu yapılan bu mahalle canlı görünmektedir. Birçok yönü ile turist çeken Hamamönü mahallesi mutlaka görülmesi gereken tarihi bir mekanlardan biridir.
Hamamönü Ankara’nın kültürel ve sanatsal faaliyetlerin en yoğun biçimde gerçekleştirildiği yerlerdendir. Sanatçıların faaliyat gösterdiği sokağı ile evlerinde geleneksel el sanatları ile uğraşan sanatçılarıyla, ürünlerini yerel pazarda satan halkın el emeği ürünlerini de satın alabilirsiniz. Hafta sonları canlı müzik konserleri ve film gösterimlerine ev sahipliği yapmakta. Hamamönü, yılın her mevsiminde ziyaret edebileceğiniz bir yerdir.
Augustus Tapınağı
Arkeoloji listelerinde Ankara Anıtı olarak yazılan Augustus Tapınağı, Ankara’da günümüze gelebilmiş üç Roma eserinden en eskisi. Aynı yerde daha önce bulunan Anadolu’nun Ana Tanrıçası Kibele ve Ay Tanrısı Men için yapılmış bir başka tapınağın üzerine inşa edildiği için kutsal sayılmakta.
Augustus Tapınağı’nın en önemli özelliği ise İmparator Augustus’un bıraktığı dört önemli belgenin aktarımı bu tapınağın duvarlarında olması.
Augustus tapınağı, Ankara tarihi eserlerinden ve en önemlilerinden biridir. Çok eski tarihi olan Augustus tapınağı tarihi dokusu ile Ankara’nın turistik yerlerindendir. 2000 yıllık bir geçmişi olduğu düşünülen tapınak, günümüze kadar gelebilmeyi başarmış sayısız eserden biridir. Unesco’nun tarafından özel ilgi gösterilmesi anıtta yeni düzenleme çalışmalarını başlamıştır.
Augustus Tapınağı, MÖ 25 yıllarında Frigya tanrısı olan Men adına yapılmıştır. Bugün kalıntıları bulunan tapınak son Galat hükümdarının oğlu, kral Pilamenes tarafından Roma imparatoru Augustus adına yaptırılmıştır. Adını bu imparatorun adından alan tapınak sonrasında Bizanslılar tarafından kilise haline getirmişlerdir. Augustus Tapınağı ,Ankara Ulus’ta Hacı Bayram Camii bitişiğindedir.
Harikalar Diyarı
Ankara’da gezilecek yerler arasında eğlenceli bir park olan Harikalar Diyarı da vardır. Harikalar Diyarı kitabından esinlenerek inşa edilen bu park içerisinde birçok karakterleri bir arada görebilirsiniz. Avrupa ve Türkiye’nin en güzel parklarındandır. Sanki kitabın içerisinde yaşıyormuş gibi his kaptıran park alanı 1.000 dönümdür. 500 dönümü yeşillik bir doğa ile bir bütünleşmiştir. Ailece ya da sevdiklerinizle harika zamanları geçirebileceğiniz bu park sizleri eğlenceye davet ediyor!
Özellikle çocuklu ailelerin tatil zamanlarında ve güzel havalarda ziyaret ettiği bu güzel mekan sunduğu değişik eğlenceler ile ziyaretçilerine güzel saatler yaşatıyor. Birçok alan ve eğlenceyi bir arada toplayan Harikalar diyarı çocuklarınızı masallar ülkesine götürüyor.
Gordion Antik Kenti
Ankara'nın Polatlı ilçesine bağlı olan Yassıhöyük köyü, 4 bin yıllık bir tarihe ev sahipliği yapmakta. Gordion'da irili ufaklı tepecikler, "Tümülüs" denilen mezarlar sebebiyle oluşmuştur. Bölgede 128 Tümülüs bulunur ve bunların en büyüğü Midas Tümülüssüdür, Gordion Müzesi'nin karşısında yer almaktadır.
Müzede ise büyük çoğunluğu Gordion Antik Kenti'ne ait höyüklerde ve çevresindeki Tümülüslerde yapılan antik kazı çalışmalardan elde edilen eserler sergileniyor. Çok az olsa da Polatlıhöyük ve Hacıtuğrulhöyük'ten eserler de müzede sergileniyor.
Frigya’nın başkenti Gordion Antik Kenti, Ankara Polatlı ilçesine 29 kilometre uzaklıkta yer almaktadır. Gordion Antik Kenti, tarih ve arkeoloji tutkunlarının ziyaret etmesi gereken yerlerden biridir. Müzede bulunan canlı yapısını görebilir, Friglilerin tarihine tanıklık edebilirsiniz. Tarihe ve gizeme meraklı iseniz bu yapı tam sizlere göre
Anadolu Medeniyetleri Müzesi
Anadolu birçok medeniyetin geliş, geçiş ve konaklama merkezi olmuştur. Bu yönü ile binlerce tarih ve medeniyetin izlerini taşımaktadır. Ankara'nın Altındağ ilçesi, Ulus semtinde bulunan tarih ve arkeolojik eserlerin sergilendiği müzedir. Müzede, Anadolu'ya ait birçok hatta binlerce arkeolojik eser, kronolojik sıraya yani tarihin gelişiminken bugünlere doğru sıralanarak sergilenmektedir.
Bu müze birçok bölümden meydana gelmektedir. Her bölüm farklı bir değeri ve tarihi barındırıyor. Bu bölümler arasında en çok, Tunç Çağı, Kaba Taş Çağı ve Bakır Çağı bölümleri çok ilgi görmekte. Ayrıca farklı farklı eserlerin bulunduğu birkaç başka bölümü de müzede görebilirsiniz.
Başlı başına sergilediği binlerce tarihi eserle görkemli bir tarihi yapı. Paleotik çağdan günümüze gelen ve İnsanlık tarihinin kronolojik bilgisine ev sahipliği yapan bu müzeyi mutlaka gezmelisiniz.
Müze, Ankara Kalesi'nin, güneydoğu kıyısında, yeniden düzenlenmiş Osmanlı yapısı iki binada yer almaktadır. En fazla kültürel sanat eserini ve kalıntılarını barındıran müze Ankara'da gezilecek yerler kategorisinde birinci sırada olmalıdır.
Elmadağ Kayak Tesisleri
Ankara'da kışın gezilecek ve eğlenceli saatler geçirilecek yerlerden biride Elmadağ kayak merkezidir. Her yıl binlerce turiste ve beraberinde ise milyonlarca kayak severe ev sahipliği yapmaktadır. Birçok yerinde1- 1,5 metreye kadar çıkan kar kalınlığı ile Elmadağ Kayak Merkezi kış aylarınızı çok daha eğlenceli ve güzeldir.
Kayak merkezi sezonu, ocak ayının ilk haftasında başlayıp Mart ayına kadar devam ediyor. Pist alanları çayırlarla kaplıdır. Kayak merkezinde 720 kişi kapasite ile hizmet sunuyor. 548 metrelik bir adet telekssi bulunur ve pist uzunluğu ise 1 kilometredir. Pistler kolay ve orta zorluk derecesi olarak ikiye ayrılır. Ayrıca doğa yürüyüşü yapabileceğiniz alanlar bulmak mümkündür.
Kayak parkuru 650 metre uzunluğunda kısa ve dik konumdadır. Özellikle aksiyon sevenler için son derece ideal bir pist yapısına sahiptir. Alanda ağaç yoktur, pist kolay ve yeni başlayanlar için de idealdir. Çankaya'ya yaklaşık olarak yarım saatlik bir uzaklıkta bulunan bu merkeze ulaşım oldukça kolaydır. Farklı ve bir o kadarda güzel ve kısa tatil için elverişli olan bu kayak merkezi sizleri bekliyor!
Beypazarı Evleri
Beypazarı'nın dış görünüşü ile farklı ve özel olan bu sanatsal evler, 3 katlı ve 6 asırdan fazla bir tarihi barındırmakta. Beypazarı, nostaljik yapısı, havası ve tarihi taşları ile geçmişe yolculuk yaptıracak bir dokuda! Beypazarı evleri sesiz ve dingin yapıları ile dinlenmenizi sağlayacak yerlerin başında gelir.
Beypazarı evleri, geniş kültürü ve bu kültürle yaşayan konakları ile gelenleri canlı bir kent dokusunda karşılamaktadır. Kent özel dokusunu oluşturan temel özelliklerini muhafaza etmeyi başarmıştır. Beypazarı evleri tarihi yapıların içinde yaşamlarını halen sürdüren sahipleri ile gelenleri karşılamakta.
Osmanlıdan bu tarafa 200 yıllı aşan tarihe sahip olan ve 3500 tane olduğu düşünülen, Beypazarı Evleri 2000’li yıllarda yapılan büyük restorasyon sonucu gelecek kuşaklara bırakılacak bir kültürel miras haline dönüşmüştür. Beypazarı Evleri mimarisi ahşap dekorasyon sanatının incelikleriyle doludur. Taşıyıcı sistem, ahşap pervazlar, kapı, pencere, merdiven, çıkmalar, tavan ve taban kaplamaları asırlara dayanmakta.
Gürültülü ve hareketli şehir hayatından uzaklaşmanızı sağlayacak ve özel mimari yapıları ile Beypazarı Evleri sizleri bekliyor!
Eski Meclis Binası
Ankara'da gezilecek yerler, gezi rotanızda Eski Meclis Binası'sı da mutlaka olmalıdır. İttihat ve terakki cemiyetinin binalarından biri olan eski meclis binası, Türkiye'nin aynı zamanda ilk meclis binasıdır. 1920'de kurulmuş olan ve Kurtuluş Savaşı'nın önemli kararlarının alındığı bu bina 1981 düzenlenerek, Kurtuluş Savaşı Müzesi olarak hizmete açılmıştır.
Ankara Ulus meydanında bulunan ve 1.Türkiye Büyük Millet Meclisi binası inşaası1915 yılında başlanmış, Türk mimari stilinde ve iki katlı olan bu binanın özelliği mimari inşası yapılırken Ankara taşı kullanılması. Ankara'nın en önemli ve aynı zamanda tarihe tanıklık etmiş bu binası yenilenen yüzü ve barındırdığı özel tarihi ile görülmesi gereken yerlerden!
Hacı Bayram Veli Camii
Hacı Bayram Camii, Ankara'nın Altındağ ilçesinin Ulus semtinde bulunur. Augustus Tapınağı'nın bitişiğinde ve tüm görkemi ile gelenleri karşılamakta. Hicri 831 yıllarında inşa edilen ve daha sonra çeşitli yenilemeler geçiren camii kutsal ve dingin havası ile durmakta! Bina mimarisi dikdörtgen bir plana sahip uzunlamasına yapıdadır. Taş kaideli, tuğla duvarlı ve kiremit çatısı ile adını bahçesindeki Hacı Bayram Türbesi’nden almakta.
Camii ahşap üzerine kalem-işi süslemeleri, çini süslemeleri bakımından da oldukça zengin bir yapıdadır. Cami içindeki ahşap süslemelerini Nakkaş Mustafa Paşa'ya aittir. Caminin güneydoğusunda iki şerefeli bir minare bulunur, minare kare planlı, taş kaideli, silindirik tuğla gövdeli olarak yapılmıştır.
1714 yılında Hacı Bayram Veli'nin torunu Mehmet Baba tarafından tamiri yapılmış. 1940 da Vakıflar Genel Müdürlüğü restore etmiş ve ardından da Ankara Büyükşehir Belediyesi orijinaline uygun olarak yenilenmiştir. 2011 den beri ibadete açıktır. Kapalı alanda 4500, açık alanı1500 m2 olan camii toplam kapasitesi 6000 kişiliktir.
Estergon Kalesi
Estergon Kalesi, Ankara Keçiören Belediyesi sınırları içindedir 29 Mayıs 2005 yılında hizmete açılan müze ile Türk tarihi ve kültürünü yansıtan eserler sergilenmektedir. Taç Kapısı, Kültür Merkezi’nin girişidir. Selçuklular zamanında yapımına başlanan ve Karatay Medresesi’nin giriş kapısından örnek alınarak yapılmıştır. El işçiliği ile yapılan ve en güzel örneği olan Taç Kapı, tamamen mermerden yapılmış ve özel işçilikle şekil almıştır.
Muhteşem işçiliği ile ziyaretçilerini büyüleyen Taç Kapıya, İsfendiyar Han’ın sarayının giriş kapısına benzeyen bir kapı ile girilmekte. Kalenin girişinde 14 dükkanda çeşitli hediyelik eşyalar da satılmakta.
Kalenin müze katına kristal korkuluklardan bezeli bir merdiven sitemi ile giriş yapılmaktadır. Ayrıca merdivenleri Kütahya Çini desenleri ile oldukça zarif döşenmiştir.
Bu kale, Macaristan’da ki kalenin bir kopyasıdır. Görkemli yapısı, eşsiz manzarası ve içerisinde bulunan müzesi ile, gezilmesi gereken yerlerden biri daha. Kırgız Sofrası ismi ile hizmet sunan mekanda sizleri geleneksel kıyafetleri ile karşılayan mekan çalışanlarının sunacağı enfes yemeklerden yiyebilir arkasından terasta kahve keyfi yapabilirsiniz. Kalenin hem yanında küçük şelale hem de kalenin karşısında iki büyük şelale bulunmaktadır. Estergon Kalesi harika manzarası için mutlaka ziyaret edilmelidir.
Samanpazarı
Ankara denilince ilk akla gelen gezi yeri Samanpazarı’dır. Ankara’nın en köklü ve eski yerleşim yerlerinden biridir. Aslında burası zamanında köylülerin ihtiyaçlarını gidermek için geldikleri pazarlardanmış. Ancak zamanla daha fazla ziyaretçi almaya başlamış. Ankara Kalesi’ne gelen turistlerin uğrak yeri halini almaya başlamış. Burada ki hırdavatçı dükkanları zaman içinde turistik eşya satılan dükkanlara dönüşmüşler. Hırdavatçılar daha aşağı bir bölgeye inmek zorunda kalmışlar.
Samanpazarı Vehbi Koç ve ailesinin ticarete başladıkları yerdir. Bu yönü ile çok fazla ve hızlı gelişmiştir. Koç ailesi tarafından müzeye dönüştürülen ve çok sayıda özel ve tarihin eserin sergilendiği alan halini almıştır. Hafta sonu ya da kısa bir tatil zamanınız varsa bunu en verimli nasıl yaparım diyorsanız Samanpazarı hem gezme hem de alışveriş için çok ideal bir yer.
Enfes yemekler yerken harika ve otantik eşyalar ya da takılar, doğal taş ürünler alabilirsiniz. Çarşısı ve manzarası Samanpazarı sizleri bekliyor!
Yorum Yap