Tarihte birçok ilkin yaşandığı şehir olarak da bilinen Hatay, turistik ve tarihi yerler açısından da son derece zengindir. 2017 yılında UNESCO tarafından Gastronomi Şehri olarak ilan edilmiştir. Hatay ili en son katılan ilimizdir. 1939 yılında Türkiye Cumhuriyetine katılmıştır. Hatay bağımsız bir devletken kendi isteği ile Türkiye’ye dahil olmuştur.
Antakya ise Hatay'ın bir ilçesidir. Binlerce yıllık bir yerleşim yeri olarak bilinir. Küçükdalyan Belediyesi 1994 de kuruldu. Küçükdalyan Belediyesi Maşuklu Beldesi, Hac Dağı, Antakya Belediyesi ve Asi Nehri ile çevrilmiştir. Asi Nehri'ni sınır olarak almıştır. Milli Mücadele de düşmana karşı sıkılmış olan ilk kurşunun atılmış olduğu yer de Antakya'dır. Hatay ili büyük şehir olmadan Antakya şehir merkeziydi 2012 itibariyle Hatay büyük şehir olunca Defne ve Antakya olarak ikiye ayrılmıştır.
Bu iki ilçenin arasından Asi Nehri geçer. Antakya, Hatay'ın nüfusu bakımından en kalabalık olan ilçesidir. Nüfusu 2015 yılı itibariyle 347.974'dür. Antakya ilçesine bağlı 1 belediye ve 95 mahalle bulunmaktadır. Antakya da kültürel çeşitlilik oldukça fazladır. Bu yerde çoğunlukla Musevi ve Hristiyanlar vardır. Antakya’da gezilecek yerler içinde Habibi Neccar Camisi, Saint Pierre Kilisesi, Ortodoks Kilisesi, Kurtuluş Caddesi ve Arkeoloji Müzesi yer almaktadır.
Antakya’ya Nasıl Gidilir?
Havaalanından Havaş ile Antakya merkeze kolayca gidilebilir. Antakya da çoğu yere yürüyerek gitmek mümkündür. Aynı zamanda Antakya’ya yakın olan ilçelere minibüsler ile de ulaşmak mümkün olmaktadır. Antakya’ya Türkiye’nin her yerinden otobüs ile gelmek mümkündür.
St. Pierre Kilisesi
Kesin ne zaman yapıldığı bilinmeyen St. Pierre Kilisesi, Asi Nehri'nin batısında kalmaktadır. Kilise yılda birçok yerli ve yabancı turist tarafından ilgi görmektedir. Bir mağaradan oluşmaktadır. 7 metre yüksekliğinde ve 13 metre derinliğindedir. İlk olarak Hristiyanlar tarafından toplantı yeri olarak kullanılmıştır. Özellikle kilisenin taban mozaikleri ilgi görmektedir.
Beşikli Mağarası
Tarihi kalıntıları ile yılda birçok turistin ilgisini görmektedir. Beşikli Mağarası Samandağ'ında bulunur. Vespasianus ve Titus Tüneline yakındır. Roma dönemine ait bir mezarlık olarak da bilinir. Mezarlıkların içerisinde oyulmuş olarak bulunan 12 tane mezar vardır. Bu mezarlar turistlerin en çok merak ettiği yerlerden olmaktadır. Mezarların kime ait olduğu hakkında herhangi bir bilgi yoktur. Mezarların aralarında duvarlar bulunmaktadır.
Antakya Mozaik Müzesi
Antakya Mozaik Müzesin de mitolojik izlerini hala taşıyan eserler vardır. Müze de sergilenmiş olan mozaiklerin sayıları, büyüklüğü ve kalitesi yönünden dünyanın en zengin ikinci mozaik müzesi olarak bilinir. Mozaiklerin üstüne işlenmiş olan simgeler, 1932 de yapılmış olan kazıların sonucunda tekrardan ortaya çıkmıştır. Müze de heykeller de bulunmaktadır. Bu heykellerin arasında en önemlisi Güneş Tanrısı Apollon'un görkemli heykelidir. Eşi benzeri bulunmayan nadide eserler Antakya Mozaik Müzesinde sergilenir. Sikke koleksiyonu bakımından da dünyanın üçüncü büyük müzesi olarak bilinir.
Hatay Uzun Çarşı
Hatay'ın doğal güzellikleri ve tarihi yerlerinin yanında yöresel yemekleri de ünlüdür. Yemeklerinde kullanılmakta olan baharatların alındığı yer ise Hatay Uzun Çarşı olmaktadır. Çarşı da dizilen aktarlar, baharatçılar, el işçiliği olan hediyelikler kolay bir şekilde bulunmaktadır. Ayrıca çarşıda kuyumcular da vardır. İstanbul'un Kapalı Çarşı'sına benzer. Bu çarşı turistler tarafından da yoğun ilgi görmektedir. Hatay Uzun Çarşı Atatürk heykelinin olduğu Belediye Meydanı'na kadar devam etmektedir. Çarşı da her meslek grubu farklı sokaklarda toplanmıştır.
Aziz Simeon Manastır
Aziz Simeon Manastırı, Hatay Antakya'dan 19 km mesafededir. Stilitler Tarikatı'na ev sahipliği yapmaktadır. Rüzgar güllerinin bulunduğu alanda yer alır. Muhteşem bir manzarası vardır. Tarikat kurucusu olan Stilit'in manastırın yapımına vesile olduğu olay şöyledir: Simeon manastırdaki eğitimden sonra dünya nimetlerinden tamamıyla uzaklaşmak istemiş ve kentin dışında bulunan yüksek bir dağa çıkmıştır. Bu dağda çevresine bir çember çizmiş ve bir kayaya zincirlemiştir. Bu çemberin dışına çıkmadan yaşama kararı almıştır. Zamanla burası derdine çare arayan Hristiyanların akınına uğramıştır. Bunun sonunda insanlardan uzaklaşmak isteyen Simeon'un üstünde bulunduğu sütün 20 m olmuş ve burada 45 gün boyunca burada yaşamıştır. Müritleri M.S. 6 yy'da Simeon anısına burada Simeon Manastırı yapmıştır. Bu manastır yaklaşık olarak 1500 m2 alanı kaplamaktadır. Manastırın kalıntıları ise denizden yaklaşık olarak 429 metre yükseklikte bulunan tepede yer alır.
Musa Ağacı
Hatay da olan Musa Ağacı, bölgenin en fazla ziyaret edilmekte olan turistik alanlarındandır. Oldukça köklü bir geçmişe sahiptir. Tahmini olarak 3 bin yıldır ayakta durduğu düşünülmektedir. Musa Ağacı, Hıdırbey Köyü sınırları içerisinde yer alır. Musa Ağacı'nın bir efsanesi de bulunmaktadır. Bu efsaneye göre: Hz. Musa ve Hz. Hızır Hıdırbey Köyü yakınında olan Musa Dağı'na çıkacaklardır. Bu esnada Musa Ağacı'nın olduğu yere gelmişler. Hz. Musa çok susamış ve bastonunu buraya koyarak dereye su içmeye gider. Daha sonra da yola devam ederler. Hz. Musa bastonunu unuttuğu fark edince geri dönerler. Döndüklerinde asayı olduğu yerde yeşermiş bir fidan haline gelmiş olarak görürler. Ondan sonra o fidan büyüyerek Musa Ağacı olarak anılmıştır. Günümüzde de Musa Ağacı birçok turist tarafından sürekli olarak ziyaret edilmektedir.
Habibi Neccar Camisi
Habibi Neccar Camisi Antakya'nın tarihi eserlerinden birisidir. Etkileyici bir efsanesi vardır. Cami Kurtuluş Caddesi ve Kemalpaşa Caddesinin kavşağında bulunur. Adını da M.S. 40'lı yıllarda yaşamış olan Hz. İsa'nın ilk havarilerine inanmakta olan bir Antakyalıdan alır.
Harbiye Defne Koruluğu (Daphne)
Daphne Antakya'nın Harbiye'nin tarihi boyunca adlandırıldığı isimdir. Antakya’nın en önemli simgelerinden biri de Defne Ağaçlarıdır. Bu simge de mitolojik hikayeden gelir. Efsane de Daphne ve Apollon’un aşkını anlatmaktadır.
Asi Nehri
Orontes olarak isimlendirilen Asi Nehri toplam 380 kilometre uzunluğundadır. Türkiye'nin sınırlarından geçen nehir, Lübnan da bulunan Bekaa Vadisi'nden doğmaktadır. Özellikle Türkiye'nin sınırlarındaki Antakya çevresinde olan tarım alanları için oldukça büyük önem taşır. Her noktasında derin hisler yaratır.
Haron Cehennem Kayıkçısı
Haron Cehennem Kayıkçısı, Antakya da kayalara oyulu olan dev büsttür. St. Pierre Kilisesi'ne yaklaşık 200 metre mesafede kayalara oyulmuştur. Cehennem Kayıkçısı Charonion kabartması, M.Ö 175- 164 Antiochu IV Epiphanes zamanından gelmektedir. Kabartma ilk bakıldığı zaman kadın başı gibi görülür. Baş bölümünde düzgün bir şekilde takılmış olan bir örtü benzeri oyuntu vardır. Portre yaklaşık olarak 4 metreye 1.5 metre boyutundadır. Bilgilere göre Helenistik dönemde oyulan bu portre Antiochos zamanında Antakya da birçok kişinin ölümüne sebep olan veba salgını esnasında yapılmıştır. Birçok kişi veba salgınından öldükten sonra Leios isminde bir kahin, şehir de olan yüksek tepede büyük bir masken yapılmasını istemiş ve böylece bir kabartmanın yapılmasına karar verilmiştir. Geçen zamanla beraber salgının durması ile cehennem kayıkçısı olarak da bilinen kaya kabartması bitmeden yarım bırakılmıştır. Kayalara oyulan Kharon portresinin yüzü kuzeye dönük olarak yapılmış ve tüm Antakya'yı görmektedir. Rivayetlere göre kabartmanın üstünde ölümle ilgili sözler yazılmış, fakat bu sözler günümüze kadar gelememiştir.
Tarihi Meclis Binası
1939 da Hatay'ın Türkiye topraklarına katılmasının kararı bu binada alınmıştır. Hatay da tüm yollar bu binaya çıkmaktadır. Bu bina günümüzde sanat ve kültür etkinliklerine ev sahipliği yapmaktadır.
Vakıflı Köyü
Vakıflı köyü, Türkiye'nin ilk Ermeni köyüdür. Bu köy, Samandağ'a yaklaşık olarak 4 km uzaklıktadır. Bu köyde organik tarım yapmaktadır.
Antakya Kalesi
Antakya kalesi ilçede olan Necar dağı üstüne inşa edilmiştir. Kale İstanbul surlarından sonra Türkiye'nin en uzun sura sahiptir. Bu kale çok sayıda topluluk ve medeniyet tarafından kullanılmıştır. Kale uzunluğu yaklaşık 23.600 metredir. Antakya Kalesine Kürt’ler Köyü’nden geçilip, Altınözü Yolu üzerinden gidilebilir.
Bakras Kalesi
Bakras Kalesi, Ammuri Kralı Dakianus tarafından yapıldığı bilinir. Kral yazın çocukları ile günümüzde Gülcihan adı verilen İskenderun ile Arsuz arasında bulunan kıyıda tatil yaptıktan sonra Suriye’ye giderken, geçmiş olduğu Kızıldağ da karısı olan Bağrez binmiş olduğu attan uçuruma düşüp ölür. Dakianus karısının ölümü üzerine onun adını vererek bu kaleyi inşa eder. Bağrez adı zaman geçtikçe Bakras olarak değişir. Bakras Kalesi, Akdeniz ile beraber Ortadoğu’ya açılmakta olan önemli bir geçit görevi görür. Antakya kurulduktan sonra bölgeye hükmetmek isteyen kişiler arasında bir çatışma alanı gibi görülmüştür.
Abbasiler ve Bizanslılar arasındaki çatışmalara sahne olmuştur. 1183 yılında Haçlılar, Salahaddin Eyyübi’ye teslim etmiştir. Daha sonda Ermeni krallarının eline geçerek, bu krallar tarafından daha sağlam olarak yapılmıştır. 1516 yılında Yavuz Sultan Selim tarafından fethedilmiştir. Bakras Kalesinin Güney ve kuzey kısmı derin vadiler ile ayrılmış olan yüksek bir tepe üstündedir. Bakras Kalesinin altında kurulmuş olan Bakras köyünün Güney bölümünde olan asfalt yol ile çıkılıp kaleye giriş sağlanabilir. Kalenin Doğu bölümünde de giriş kapısı vardır. Başka bir giriş kapısı yoktur. Kuzey bölümünde derin bir uçurum bulunur. Kalenin giriş kısmı tamamen yıkılmış bir haldedir.
Titus Tüneli
Hatay Samandağ’a 5 km uzaklıkta olan tünel Roma İmparatoru olan Vespasian tarafından sel ve taşkınlardan korunmak amacı ile yapılmıştır. Yapımına milattan sonra 69 yılında başlanmış, 81 yılında Vespasian’ın oğlu tarafından bitirilmiştir. Tamamen dağ içine oyulmuştur. Tünel yapımında köleler ve lejyonlar çalıştırılmıştır. Tünel, o döneme ait olan kalıntılar kullanılarak yapılmıştır. Roma Su mühendisliğinin önemli eserlerinden biridir. Titus Tünelinin denize bakan bölümünde kaya mezarları bulunur. Yaklaşık olarak 7 metre yüksekliğinde, 1.380 metre uzunluğunda ve 6 metre genişliğindedir. Yabancı turistlerin sıkça ziyaret ettiği yerler arasında yer alır. Yakınlarında Seleukeia antik kenti vardır.
Payas Kalesi
Payas Kalesinin 13. Yüzyılda kurulduğu bilinmektedir. Kalede bulunan Cin Kulesi gözetleme amacı ile yapılmıştır. Gelip geçen kişilerden vergi olarak alınmakta olan payın asılmasından dolayı Payas ismini almaktadır. Payas Kalesi Yavuz Sultan Selim'in Mısır seferiyle Osmanlı'nın eline geçmiştir. Namık Kemal bir süre boyunca kale de zindanda kalmıştır.
Antakya Parkı
Antakya da olan en büyük parktır. Park yaklaşık olarak 52 bin m2 alana sahiptir. Açılışını 2. Abdülhamit yapmıştır. Park Asi Nehrinin hemen yanında yer alır. Parkta Defne ağaçlarının yanı sıra birçok bitki vardır. Aynı zamanda havuz oturma yerleri de bulunur. Park Antakya Atatürk Parkı olarak da bilinir.
Harbiye Şelalesi
Harbiye Şelalesi, Defne Koruluğunun arka tarafından akmaktadır. Turistlerin en çok uğradığı yerler arasındadır. Harbiye de kurulu olan yerlerde oturulacak mekanlar bulunur.
Affan Kahvehanesi
Affan, Hatay’ın fotoğrafçılar için en cezbedici mahallesinden birisidir. Affan Kahvehanesi Affan’ın girişinde yer alır. Affan Kahvehanesinin diğer adı da İnci Kıraathanesidir. En meşhur şeyi ise Haytalıdır. Haytalı gül suyundan yapılmakta olan Adana’da yapılmakta olana bici biciye benzeyen dondurmalı serin bir yiyecektir.
Savon Hotel
Antakya’nın en iyi oteli olarak da bilinen Savon Hotel eskiden bir sabun fabrikasıymış. Uzun yıllar boyunca sabun ve zeytinyağı imalathanesi olarak kullanılmıştır. 1960 yılına kadar imalatlar yapılmıştır. 2001 de ise yapılmış olan restorasyonla otel olarak hizmete başlamıştır. Uzun yıllar boyunca sabun üretimi yapıldığı için hala her yer sabun kokmaktadır. Adını ise Fransızcadaki sabun anlamındaki savon kelimesinden almıştır. Otelin kocaman bir avlusu vardır. Otelin Osmanlı motiflerini içeren bir dekorasyonu vardır. Mutlaka gidip görülmesi gereken otellerden birisidir.
Havra
Havra olarak da bilinen Musevi Sinagogu, Musevi cemiyetinin kullandığı bir yapıdır. 1700 yıllarında yapıldığı bilinir. En değerli yapısı ise içerisinde olan el yazması Tevrattır. Tevrat yaklaşık olarak 500 yıllıktır. Havra yalnızca önemli günler ve büyük bayramlarda düzenlenmekte olan törenler için ziyarete açılmaktadır. Katolik Kilisesinin komşusudur.
Dor Mabedi
Dor Mabedi, Samandağ’a bağlı olan Kapısuyu Mahallesine giden yolda yer alır. Akdeniz’in maviliği, ovanın sıcaklığı ve Kel Dağı’nın heybetinin birleştiği eşsiz bir manzaraya sahiptir. Seleukeia antik kentinin merkezindedir. Tümü ile beyaz mermerden yapılmıştır. Aynı zamanda Kral Mabedi olarak da bilinir. Bu yapıdan yalnızca sütun parçaları, mermer parçaları, başlıkları ve temel taşları günümüze gelmiştir.
Antakya Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Müzesi
Antakya Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Müzesi Kurtuluş Caddesindedir. Eski evlerden müzeye çevrilmiştir. Müzenin orta kısmında bir mandalina ağacı vardır. 2 katlı olan müzenin bir de küçük bir terası vardır. Müzede 280 tane endemik bitki sergilenmektedir. Her bitkinin özellikleri de alt kısımlarında yazmaktadır. Bu bitkiler 4 ayrı odada yer alır. Müzenin üst katında ve terasından fotoğraf sergisi vardır. 5. odada doğal yağlar sergilenmektedir. Gezilmesi gereken önemli yerlerdendir.
Hatay Gazi Evi
Hatay Gazi Evi aslında bir dernektir. Kurtuluş Savaşı, Kıbrıs Barış Harekatı ve Kore Savaşı’nın gazilerinden oluşmaktadır. Yaklaşık olarak 18 bin üyesi vardır. 14 dilde temsilciliği ve 45 ilde şubesi bulunur. Evin bahçesinin orta kısmında olan ağaç oldukça ilgi çekicidir. Çünkü bu ağaç 6 farklı meyveyi taşımaktadır. Ağaçta olan meyveler ise şu şekildedir; limon, greyfurt, portakal, ağaç kavunu, mandalina ve kebbettir. Bu ağacın yetiştirilmesinin nedeni ise Hatay da tüm dinlerin özgür bir şekilde yaşayabilmesidir. Oldukça ilgi çekici olan bu yere mutlaka uğranması gerekir.
Antakya’dan Ne Alınır?
Hatay da ipek ürünler oldukça meşhurdur. Hediyelik ipek şal almak isteyen kişiler buradan çok uygun fiyata alabilir. Her çeşit olan ipek ürünleri hem Kurtuluş Caddesinde hem de Harbiye de bulunur. Defne sabunu da Hatay’ın meşhur ürünleri arasında yer alır. Ayrıca kahvaltılık zahter, kuru kekik, küflü çökelek, tuzlu yoğurt, kurutulmuş sebze, meyan kökü, testi peyniri, sünme peynir, nar ekşisi, kabak tatlısı, dut şurubu, mücver tavası da alınan ürünlerdendir. Antakya’ya giden bir kişinin Antakya’da gezilecek yerler mutlaka gitmesi gerekir.
Yorum Yap