Nazi Almanyası ve takip eden İkinci Dünya Savaşı yılları pek çok acıya tanıklık etmesi ile insanlık tarihinin en karanlık dönemi olarak adlandırılabilir. Dönemle ilgili sayısız film yapıldığı gibi yapılmaya da devam edecektir. Çünkü sinema insanoğlunun duygularını anlatma ve insanoğlunun kendisine ayna tutmasıdır. İnsanoğlunun eline güç geçtiğinde neler yapabileceğini öğrenmek, geçmişten ders alarak geleceğimize sahip çıkmak için Nazi Almanya’sını anlatan filmleri sizlerle paylaşmak istiyoruz.
SCHINDLER’S LIST – SCHINDLER’İN LİSTESİ (1993) IMDB: 8.9
ABD yapımı olan filmin yönetmen koltuğunda Steven Spielberg oturmakta. İkinci Dünya Savaşı yaşanırken, Naziler bir yandan savaşmaya bir yandan da Yahudi soykırımına devam etmektedir. Savaşın ve insanoğlunun kötü yüzüyle karşı karşıya kalan Oskar Schindler ölümü göze alarak, çaresiz insanlara yardımcı olmayı seçer. Oskar Schindler’in kendi hayatını ortaya koyarak almış olduğu risk binden fazla Polanyo Yahudisi’nin kurtarılmasını sağlayacaktır. Film gösterildiği yılda büyük bir hâsılat elde etmekle kalmamış; BAFTA, Altın Küre ve Grammy ödüllerini almaya hak kazanmıştır. Aynı zamanda Schindler’in Listesi filmi, Amerikan Film Enstitüsü Listesinde ilk 10’da yer almaktadır.
LA VITA E BELLA – HAYAT GÜZELDİR (1997) IMDB:8.6
Hayat Güzeldir filmimin yönetmeni ve başrol oyuncusu olan Roberto Benigni, sarsıcı olduğu kadar kalpleri yumuşatan muhteşem bir filme imza atmıştır. İkinci Dünya Savaşı başlamadan hemen önce Guido hayatının aşkı olduğuna inandığı Dora’nın kalbini çalmayı başarır. Hızlıca evlenen çiftin oğlu olduğunda ise aileleri tamamlanmıştır. Artık, dünyada onlardan daha mutlu bir aile yoktur. Zaman ilerleyip savaş başladığında ise Yahudi soykırımının başlamasıyla her şey değişecektir. Çünkü Guido bir Yahudi olduğu için oğlu da Yahudi kabul edilerek toplama kampına gönderilecektir. Toplama kampı ne kadar vahşi olsa da oğlunu dünyadaki tüm kötülüklerden korumak isteyen Guido’nun, oğluyla oynadığı masum olduğu kadar acı oyunları başlayacaktır.
THE BOY IN THE STRIPED PYJAMAS – ÇİZGİLİ PİJAMALI ÇOCUK (2008) IMDB: 7.8
John Boyne’nin aynı isimli kitabından uyarlanan filmin yönetmenliğini Mark Herman yapıyor. İkinci dünya savaşının gölgesinde yaşanan vahşet devam ederken aynı yaşlardaki iki masun çocuğun dostluğunu izliyoruz. İki çocuktan birisi babasının işi sebebiyle Polonya’da yaşamaya başlayan Bruno’dur. Diğer çocuk ise Yahudi olduğu için toplama kampında olan Shmuel’dir. Savaşın acımasızlığına, büyüklerin yapmış olduğu kavgalara rağmen iki küçük çocuk din, ırk gibi kavramları düşünmeden dost olacaklardır. Peki, birbirini seven iki çocuğun hayatı bundan sonra nasıl olacaktır?
DER UNTERGANG – ÇÖKÜŞ (2004) IMDB: 8.2
Almanya yapımı olan filmde Aldolf Hitler’in son günlerinde yaşadığı olayları izleyiciyle buluşturuyor. Yönetmen Oliver Hirschbiegel, zor bir filme imza atsa da yaşananların çarpıcılığı, halkın yaşadıkları oldukça net bir şekilde aktarılmış. Çöküş; Nazi Almanya’sının son dönemlerini hep Amerikalıların gözünden izlemeye alışmış sinema seyircisine kaybeden taraf olan Almanların perspektifinden gösteriyor. Bu bakış açısı ile de yayınlandığı dönemde sinema dünyasında oldukça ses getirmiş bir yapım. Çöküş, izleyicisine Berlin halkının 1945 yılında yaşadığı zor günleri dramatik bir şekilde aktarırken, Hitler ve ekibinin savaşın son günlerinde yaşadıkları histeriye de mercek tutuyor.
THE READER – OKUYUCU (2008) IMDB: 7.6
Kate Winslet, Ralp Fiennes ve David Kross’un başrollerinde yer aldığı yapım, İkinci Dünya Savaşı sonrasında geçmektedir. Hayatı keşfetmeye yeni başlayan genç bir adam olan Michael, kendinden yaşça büyük orta yaşlarında olan Hanna’ya âşık olur. İkilinin arasındaki aşk zamanla büyürken Michael’in kadına olan tutkusu da saplantıya dönüşmüştür. Özel hayatlarını konuşmayan ikili sadece aşklarını yaşayarak vakit geçirirken Hanna ortada hiçbir iz bırakmadan yok olur. Michael’in aşkı olduğu yerde dursa da Hanna hakkında hiçbir şey bilmediği için hukuk eğitimine yoğunlaşacaktır. İkilinin kaderi ise yıllar sonra bir mahkeme salonunda yeniden birleşecektir.
VALKYRIE – OPERASYON VALKYRIE (2008) IMDB: 7.1
Yönetmen koltuğunda Bryan Singer’ın olduğu, başrolde ise Tom Cruise’nin oluğu yapım gerçek olaylardan esinlenilerek beyazperdeye aktarılmıştır. İkinci Dünya Savaşı esnasında bir grup Alman Subayı, Adolf Hitler’i öldürmek amacıyla plan yapacaklardır. Askerlerin amacı ise hem savaşa hem de Adolf Hitlerin diktatörlüğüne son vermektir. Adolf Hitler’e karşı düzenlenen operasyona kod adı olarak Valkyrie seçen askerler; Nazi yönetimine karşı da büyük bir isyan başlatacaklardır. Operasyonun başında bulunan isim ise Albay Stauffenberg’dir.
REMEMBER – HATIRLA (2015) IMDB: 7.5
Soykırımın gerçeğiyle karşılaşan, büyük acılarla mücadele etmek zorunda kalan iki yaşlı adamın yaşadıklarını izliyoruz. Max ve Zev, kimseleri olmadığı için huzurevinde kalan iki yaşlı adamdır. İki yaşlı adamın ortak noktası ise ikisinin de soykırımdan sağ kurtulmalarıdır. Max, elektrikli sandalyeye mahkûmken, Zev ise demans rahatsızlığından muzdariptir. Birçok kişinin ölümünden sorumlu olan bir kişinin takma isimle Amerika’ya geldiğini öğrenen ikili için bundan sonra hiçbir şey aynı olmayacaktır. Max ve Zev bütün rahatsızlıklarına rağmen güçlerini birleştirip, intikam almaya karar verirler.
SAUL FIA – SAUL’UN OĞLU (2015) IMDB: 7.5
Nazi döneminin tarihin karanlık dönemi olarak anılmasında, en büyük soykırımlarından biri olan Yahudi Soykırımında ölen milyonlarca insan ve onların acıklı hikâyelerinin olması vardır. İkinci Dünya Savaşı sonlarına doğru geçen hikâyede bir toplama kampında yaşananları izliyoruz. Macar uyruklu bir Yahudi olan Saul, bulunduğu toplama kampında Sonderkommando görevini yürütmektedir. Diğer mahkûmlara göre durumu daha iyi olan Saul’un hayatı ölüme gönderilen bir çocukla değişecektir. Çocuk, Saul’un ruhunda bir şeylerin uyanmasına sebep olurken hem kendisi hem de toplama kampı için pek çok şey değişecektir.
THE EXCEPTION – İSTİSNA (2016) IMDB: 6.8
Birinci Dünya Savaşı’nın sona ermesinin ardından son Almanya İmparatoru olan Kaiser Wilhelm II ve ailesi Hollanda’ya sürgüne gönderilir. Ailesiyle birlikte sürgün yaşamının sona ermesini bekleyerek yaşamlarına devam ederler. Almanya’nın Hollanda’yı işgal etmesi sonrasında ise eski Kralın ailesine olası suikast girişimini önlemek amacıyla Alman Askeri Stefan Brandt görevlendirilir. Alman Askeri Stefan görevini yerini getirmeye çalışırken, umulmadık bir şey olacak ve aşık olacaktır. Aşık olduğu kadın hem Yahudi hem de ajandır.
MAX – GENÇ HİTLER (2002) IMDB: 6.5
ABD yapımı olan filmin yönetmen koltuğunda Menno Meyjes; başrollerinde ise Peter Capaldi, John Cusack ve Noah Taylor vardır. Yetenekli olduğu kadar genç bir ressam olan Max’in hayatı Birinci Dünya Savaşı sonrasında değişecektir. Savaş sırasında ağır yaralanan Max artık resim yapamayacaktır. Her ne kadar resim yapamasa da içindeki resim aşkıyla yanıp tutuşan Max’in çözümü sanat galerisi açmak olacaktır. Sanat galerisi açışlından kısa bir süre sonra galeriyi ziyaret eden bir askerin yeteneğini keşfeder. Ne yapacağını bilmeyen yetenekli askerin ismi ise Adolf Hitler’dir.
HITLER: THE RISE OF EVIL (2003) IMDB: 7.3
Şeytanın Yükselişi olarak dilimize çevirebileceğimiz “Hitler – The Rise of Evil” Nazi Partisi lideri Adolf Hitler’in çocukluğundan, Almanya’da iktidarı ele geçirmesine kadar geçen yolculuğunu anlatan belgesel tadında bir yapım. Film, Hitler’in dengesiz iç dünyasına ışık tutması ile birlikte; Nazi Partisi içerisindeki hesaplaşmaları, dönemin Almanya’sındaki Nazi karşıtlarının çabalarını ve bir ülkenin topluca bir tirana esir olma sürecini tüm açıklığı ile anlatıyor.
DER HAUPTMANN – YÜZBAŞI (2017) IMDB: 7.4
İkinci Dünya Savaşı’nın son günlerinde genç Alman paraşütçü Will Herold Nazi askeri polisi tarafından asker kaçağı olarak aranmaktadır. Herold, kaçak yaşadığı sıralarda terk edilmiş bir Nazi Yüzbaşısı üniforması bulur. Üniformayı giyen genç asker kendisini birden Hitler tarafından bizzat gönderilmiş bir katliam birliğinin başında bulacaktır. Ele geçirilen güç karşısında insanın yapabileceklerinin sınırsız olduğunu anlatan film aynı zamanda gerçek bir hikâyeden esinlenilmiş olması ile de dikkat çekiyor.
RACE – RÜZGARIN OĞLU (2016) IMDB: 7.1
1936 Berlin Olimpiyatları, Adolf Hitler ve yeni Nazi Almanya’sı rejimi için ari Alman ırkının kabiliyetlerini göstermesi adına önemli bir sahne olarak tasarlanmıştı. Ancak olimpiyatlarda ünlenen en sansasyonel sporcu Amerikalı siyahi atlet Jesse Owens olacaktır. Yönetmenlik koltuğunda Stephen Hopkins’in oturduğu Rüzgârın Oğlu filmi Jesse Owens’ın bir biyografisi olmasından çok daha öte bir noktaya çıkıyor.
DIE FALSCHER – KALPAZANLAR (2007) IMDB: 7.6
Naziler, Alman savaş makinasını güçlendirmek için klasik ekonomik tedbirler dışında çalışma kampları benzeri pek çok insanlık ve ahlak dışı yöntemi de kullanmışlardır. Bu yöntemlerden birisi de Dolar ve Sterlin gibi uluslararası banknotları sahte olarak basmak ve piyasaya sunmaktır. Aslen bir Yahudi olan Salomon Sorowitsich ise başarılı bir kalpazandır. Salomon, önce tutuklanarak hapse, arkasından da çalışma kampına gönderilir. Yetenekleri onu toplama kamplarındaki ölümden kurtaracaktır ancak vicdanı ile hesaplaşması gerekmektedir.
ALONE IN BERLIN – BERLİN’DE TEK BAŞINA (2016) IMDB: 6.5
1940 yılında geçen film Otto ve Anna Quangel çiftinin Nazi ideolojisine karşı tehlikeli direnişini anlatıyor. Çift oğullarının öldürülmesinin ardından Adolf Hitler ve Nazilere karşı direnişe karar vermişlerdir, ancak onları harekete geçirecek olan bir Yahudi olan üst kat komşularının, rejimin de göz yumması ve hatta teşvik etmesi ile sürekli taciz edilmesi olacaktır. Yaşlı kadının başına gelenlere dayanamayıp intihar etmesi ise çiftin isyanının fitilini ateşler. Ancak koskoca bir ülkeye karşı iki kişi nasıl direnebilir ki? Film küçük ve güçsüz görünen insanların bile çok büyük potansiyelleri olduğunu bizlere bir kez daha göstermektedir.
JOJO RABBIT – TAVŞAN JOJO (2019) IMDB: 7.9
Tavşan Jojo, Amerika Birleşik Devletleri yapımı bir komedi – drama filmdir. Johannes “Jojo” Betzler Nazi Almanya’sının gençlik örgütü olan “Hitler Gençliği” üyesi Nazi Partisi ideolojisi ile yetiştirilen bir çocuktur. Genç Jojo, bir gün annesinin evlerinin bodrumunda bir Yahudi çocuğunu sakladığını öğrenir. Filmde Jojo’nun çocukluğun getirdiği masumiyet ile kirli bir ideoloji arasındaki çatışmasını tüm açıklığı ile izliyoruz. Jojo’nun annesi rolünde ünlü oyuncu Scarlett Johansson’u izlemek de sinemaseverlere ayrı bir keyif veriyor.
SOYSULAR ÇETESİ - INGLORIOUS BASTARDS (2009) IMDB: 8.3
Brad Pitt’in başrolünde olduğu “Soysular Çetesi” klasik bir İkinci Dünya Savaşı filminden çok daha öte bir yapım olarak karşımıza çıkıyor. Soysuzlar, çoğunlukla cephe gerisinde özellikle SS yapılanmasına korku salmak için suikastlar düzenleyen bir paramiliter örgüttür. Çete, en önemli işi için Paris’te bir film gösterimi sırasında Hitler ve üst düzey Nazi Partisi liderlerine suikast planlayacaktır. Filmin yönetmen koltuğunda dünyaca ünlü yönetmen Quentin Tarantino oturuyor.
KOMPLO – CONSPIRACY (2001) IMDB: 7.7
Komplo, 1942’de Nazi Almanya’sında o dönemde “Yahudi Sorunu” olarak adlandırılan Almanya ve işgal ettiği topraklardaki Yahudilerin hayatlarına ilişkin soykırıma giden kararların alındığı Wannsee Konferansı’nı yeniden canlandıran belgesel tadında bir yapım. Yapımı en özel kılan etmenlerden birisi de canlandırdığı konferansın günümüze ulaşan çok az orijinal belgesinin takip edilerek gerçeğine uygun bir şekilde beyaz perdeye aktarılmasıdır. Filmde “Yahudi Sorunu’nun” nasıl çözülmesi gerektiğine dair fikirler tartışılırken insanlığın gelebileceği nokta da izleyiciyi koltuklarına çiviliyor.
ZAFERE KAÇIŞ – VICTORY (1981) IMDB: 6.7
Zafere Kaçış olarak dilimize çevrilen Victory veya orijinal adı ile Escape to Victory pek çok özelliği ile klasikler arasına girmeyi hak ediyor. Alman esir kampında tutulan müttefik askerleri ile Alman askerleri arasında bir futbol müsabakası düzenlemeye karar veren yetkililer bunu bir Nazi propagandasına dönüştürmek isterler. Ancak esir kampında tutulan askerlerin başta niyeti bu maçı bir kaçış bileti olarak kullanmaktır. Sonrasında ise durum değişecektir. Filmde başrolde Sylvester Stallone ve dünyaca ünlü Brezilyalı futbolcu Pele bulunuyor.
BONUS
İRADENİN ZAFERİ - TRIUMPH DES WILLENS (1935) IMDB: 7.3
İradenin Zaferi, bizzat Nazi Partisi tarafından tasarlanmış ve çekilmiş, 1935 yılı Nazi Almanya’sı yapımı bir propaganda filmidir. 1930 yıllardaki sinemanın tüm teknolojilerini kullanan film, yönetmeni Leni Riefenstahl’a bizzat Adolf Hitler’in kendisi tarafından ısmarlanmıştır. Filmde 1934 yılındaki Nürnberg Kongresi temel alınarak Nazi İdeolojisi ile birlikte üstün Alman Irkı’nın özellikleri aktarılmaktadır. Totaliter rejimlerin, halkının beynini yıkamak için hangi yöntemleri kullanabileceğine dair tarihe düşülmüş bir not olan film, daha ziyade bir belgesel olarak adlandırılabilir. Film İkinci Dünya Savası sonrasında Almanya’da yasaklanmış ve hali hazırda da yasaklı durumdadır.
Yorum Yap